ÇİFTEHAN ÇOK PROGRANLI LİSESİ
DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERS PLANI
BÖLÜM I: 4. HAFTA
Dersin adı Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
Sınıf 11-/ A, M-3
Ünitenin Adı/No ÖĞRENME ALANI: İNANÇ ÜNİTE: İNSAN ve KADERİ
Konu 3.4- Sağlık ve Hastalık
3.5- Başarı ve Başarısızlık
3.6- Tevekkül
Önerilen Süre 1 ders saati (40 dk)
BÖLÜM II:
Öğrenci Kazanımları/
Hedef ve Davranışlar 1. Kader ve kaza ile ilgili toplumda yaygın olan yanlış anlamların neler olduğunu araştırır ve nedenlerini fark eder.
2. Ecel, ömür, rızık, tevekkül, başarı, afet, sağlık, hayır ve şer kavramlarının kaderle ilişkisini kurar.
Ünite Kavramları ve Sembolleri/
Davranış Örüntüsü
Güvenlik Önlemleri (Varsa)
Öğretme-Öğrenme-Yöntem ve Teknikleri Anlatım, Soru-Cevap, Tartışma, Problem Çözme Yöntemi.
Kullanılan Eğitim Teknolojileri-
Araç, Gereçler ve Kaynakça
Temel Dini Bilgiler(Diyanet), Kur’an-ı Kerim Meali (Diyanet), İlmihal (Diyanet), Dini Hikayeler, Güzel Sözler Antolojisi (Bilâl Eren),
Öğretme-Öğrenme Etkinlikleri:
Dikkati Çekme
Güdüleme
Gözden Geçirme
Derse Geçiş
Bireysel Öğrenme Etkinlikleri
(Ödev, deney, problem çözme vb.)
Grupla Öğrenme Etkinlikleri
(Proje, gezi, gözlem vb.) Başarı ve başarısızlık, sağlık ve hastalık insanın elinde olan şeylerdir. İnsan kendisine bir hedef belirler ve hedef doğrultusunda çalışırsa başarılı olur. Çalışmaz ve gereğini yapmazsa başarısız olur. Dolayısıyla her başarısızlık ya da başımıza gelen kötü diye tabir ettiğimiz şeyleri kadere bağlamak doğru değildir? Çünkü insan akıllı bir varlıktır. Düşünen bir varlık olduğu için yaptıklarından kendisi sorumludur.
Tevekkül
Allah'a güvenmek, ona duyulan derin sevgi ve bağlılığın gereğidir. Dinimiz Allah'a güvenip tevekkül etmeye önem vermiştir. Tevekkül, belli bir amaca ulaşabilmek için elimizden geleni yaptıktan sonra, işin sonucunu Allah'a bırakıp ona güvenmek demektir.
Allah her şeyi bir nedene bağlamıştır. Tarlayı sürmeden, tohumu atmadan, bakımını yapmadan ürün elde edilmez. Bütün bu işleri yaptıktan sonra ürünü Allah'tan beklemek tevekküldür. Bunların hiçbirini yapmadan "Allah, nasılsa rızkımı verir." diye düşünmek ise tembelliktir ve yanlış bir davranıştır. Aynı şekilde ders çalışmak, sınavlara en iyi biçimde hazırlanmak ve sonra da başarıyı Allah'tan beklemek İslam’ın tevekkül anlayışına uygun bir davranıştır. Boş oturarak Allah'tan bizi başarıya ulaştırmasını bek¬lemek yanlıştır. Bir hasta; iyileşmek için tedavi olur, ilaçlarını alır, sonra da Allah'tan şifa dilerse bu davranışı Allah'a doğru bir biçimde tevekkül etmektir.
Kısacası, ders çalışmadan sınıf geçmeyi düşünmek, üretim yapmadan para kazanmayı ummak, trafik kurallarına uymadan can ve mal güvenliği beklemek, işi Al¬lah'a havale edip ona güvenmek değildir. Dinimiz de böyle davranılmasını hoş karşılamamıştır.
Demek ki insan, elinden gelen her türlü önlemi aldıktan sonra Allah'a güvenecek ve işin sonucunu ondan bekleyecektir. Tevekkül eden insan, Allah'a olan inancını ve güvenini belirtmiş olmaktadır.
Aşağıdaki ayet ve hadisleri dikkatlice okuyunuz:
“Mü’minler ancak o kimselerdir ki, Allah anılınca yürekleri ürperir, kendilerine Allah’ın ayetleri okununca bu onların imanlarını arttırır ve onlar yalnızca Rab’lerine tevekkül ederler.” (Enfâl suresi, 2)
“…Karar verdiğinde de Allah'a tevekkül et. Kesinlikle Allah, kendisine tevekkül edenleri sever.” ( Âl-i İmrân suresi, 159)
“Eğer Allah size yardım ederse, artık sizi yenilgiye uğratacak yoktur ve eğer sizi yapayalnız ve yardımsız bırakacak olursa, ondan başka size yardım edecek kimdir? Öyleyse mü’minler, yalnızca Allah'a tevekkül etsinler.” (Âl-i İmrân suresi, 160)
Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Sizler Allah'a gereği gibi tevekkül etseydiniz, (sabahleyin yuvasından) aç olarak çıkıp giden (akşamleyin) tok olarak dönen kuşları rızıklandırdığı gibi sizi de rızıklandırırdı.” (Tirmizi,Zühd, 33)
Peygamberimizle görüşmeye gelen birisi, söz esnasında deveyle geldiğini söyleyince Peygamberimiz devesini nereye koyduğunu sorar. O da, “Allah'a tevekkül ettim”, der. Bunun üzerine Peygamberimiz, “Önce deveni bağla sonra tevekkül et.” Buyurur. (Tirmizi, Kıyâme, 60)
SİZ MÜTEEKKİLSİNİZ
Hz. Ömer bir gün camiye girdiğinde, oturmuş sohbet eden bir topluluk görür. Yanlarına yaklaşıp sorar:
- Sizler kimsiniz, ne iş yaparsınız?
- Bizler mütevekkil (Allah'a tevekkül eden) insanlarız. Çalışmayız. Allah her canlının rızkını yaratmıştır. "Bizler vaktimizi ibadetle geçiririz. Bu sözlere çok kızan Hz. Ömer,
- Sizler mütevekkil değil, müteekkil (hazır yiyici, başkasının sırtından geçinen, asalak) insanlarsınız! Gerçek mütevekkil, tohumunu tarlaya atan ve ondan sonra Allah'a güvenip dayanan kimsedir." der ve onları camiden kovar.
Özet Dersin genel bir özeti öğrenciler tarafından yapılmaya çalışılacak varsa eksikler tamamlanacak.
BÖLÜM III
Ölçme-Değerlendirme:
Bireysel öğrenme etkinliklerine yönelik Ölçme-Değerlendirme
Grupla öğrenme etkinliklerine yönelik Ölçme-Değerlendirme Dersin amacının ne kadar gerçekleştiğini ölçmek için, hazırlık ve dersi sunma aşamasında sorulan sorulardan bazıları yöneltilerek cevaplamaları istenecek, değerlendirilecek, yanlışlar ve eksikler tamamlanacak.
1. Medine’ye hicret ederken müşriklerin takibinden çekinen Peygamberimiz, önce Sevr Mağarası’na gitti.oysa burası, Medine’nin tam tersi yöndedir. Peygamberimizin bu tutumunu tevekkül ile ilişkilendirerek açıklayınız.
2. Tevekkül ile kader arasında nasıl bir ilişki vardır?
3. Tevekkül nasıl olmalıdır?
Dersin Diğer Derslerle İlişkisi Kelimelerin düzgün telaffuzu konusunda Türkçe öğretmeniyle işbirliği yapılacak.
BÖLÜM IV
Planın Uygulanmasına
İlişkin Açıklamalar Konu önerilen 2 ders saatinde işlenmiş ve değerlendirme etkinlikleri de tamamlanarak amacına ulaşmıştır.
Salı Mart 24, 2009 12:53 pm
